Röportaj: Gökhan Sanlıman

Tamamı yabancı şarkılardan oluşan ilk albümünüzün ardından bu kez Türkçe şarkılarla dinleyici ile buluştunuz. Albümünüz, Soğuk Temmuz’u nasıl özetlersiniz bize? 

“Soğuk Temmuz” 10 şarkıdan oluşuyor. Söz ve müzikler bana ait. Prodüktörüm Teoman. Aranjmanlarda ise Noyan Erdal var. Çalışmaları yaklaşık 2 yıl süren bu albüm, aslında gerçektende hayatımın son iki yılın anlatıyor. Çünkü kararlaştırılan şarkılar albüm kayıtları sırasında hem çok değiştiler hem de yeni şarkılar eklendi. Eğer tarzdan bahsetmemiz gerekirse de çok kesin köşeler ve sınırlar çizemem. Çünkü belirli kalıplar içinde değerlendirmedik şarkıları. Bu yüzden albümde klarnet de var elektrik gitar da. Ama genel hatlarıyla pop-rock diye tanımlanabilir.
 

Albümün prodüktörlüğünü Teoman üstlenmiş. Teoman’la prodüktör olarak çalışmak nasıldı?

Teoman şarkılarıma inandı ve bana her açıdan destek oldu. Onun gibi saygı duyduğum bir şarkı yazarıyla çalışmak benim için büyük tecrübeydi birçok konuda. Büyük fikir ayrılıkları yaşamadık. Çünkü önce benim içime sinmesine özen gösterdi yapılanların ve çok müdahale etmedi. Müzik zevklerimiz birbirine çok yakın. Bu yüzdende iyi anlaştık.  

Gökcan Sanlıman’ı daha yakından tanıyalım. Bu zamana kadar neler yaptınız, hangi projelerde yer aldınız kısaca bahsedebilir misiniz?
 

İtalyan Lisesi'ni bitirdikten sonra Bilgi Üniversitesi Sahne ve Gösteri Sanatları bölümüne girdim ve ciddi anlamda hayatımı müzikle kazanmaya karar verdim. Sahneye çıkmaya da o dönem başladım. Cover şarkılar söylesem de şarkı yazmaya çalışıyordum ufak tefek. Mezun olduğum sene, şimdi de plak şirketim olan Avrupa Müzik'le “Yesterday” albümünü yaptık. Zaten projenin fikir babaları da şirketin kurucuları Deniz Erdem ve Cengiz Erdem'dir. Bu albüm ve sonrasında ise kendi şarkılarıma ağırlık verdim. Ve bu yılın ilk aylarında 'Soğuk Temmuz' albümünü çıkardım. 

Siz bir çok yeni isme göre pek çok açıdan avantajlı olmalısınız. Bu sektörün içinde yetiştiniz. Bunun avantajları ve belki de bizim öngöremediğimiz dezavantajları varsa paylaşır mısınız? 

Sektörle ilgili bir çok süreci annemin mesleği dolayısıyla çocukluğumdan beri gözlemleme şansım oldu. Bu işin eğitimini de aldım. O yüzden bazı şeyleri öngörebiliyorum kariyerimde. Ayrıca bana yol gösterecek önemli insanlarla beraberim. Ama bu durum beni diğer sanatçı arkadaşlarımın önüne geçirmiyor. Ben de herkes gibi bazen doğum sancıları çekiyorum ve öğreniyorum.  

2. Video klibinizi geçtiğimiz günlerde tamamladınız. Biraz klipten söz edelim isterseniz…   

“Şerefine”, çıkış şarkım olan “Soğuk Temmuz”a göre daha hareketli bir şarkı. Bu yüzden ilk klibimdeki kadar ciddi değilim. Yönetmenim Bertan Başaran ile oluşturduğumuz senaryoda daha renkli karakterler kullanmaya özen gösterdik. Çünkü şarkı, sözleri gereği aslında birçok hayata bir ucundan dokunabilecek yapıda. Çekimleri 1 gün gibi bir zamanda Karaköy, Galata ve Tarlabaşı'ndaki değişik mekanlarda gerçekleştirdik. Bertan zaten uzun zamandır beraber çalışmak istediğim bir yönetmedi. Şarkının en iyi onun gözünden anlatılabileceğini düşünüyordum ve öyle de oldu. Umarım seyredenler de beğenirler.

Bu albüme ilişkin planlarınız neler? Konser, sahne çalışmasıvb gündeminizde neler var?

Bu işi yapmamın ana sebeplerinden biri de canlı çalmak olduğu için elimden geldiğince çok konser vermek ve şarkıları olabildiğince çok insana ulaştırmak istiyorum. Kliplenmesini istediğim şarkılar var hala albümde. O tarafta da çalışmalarımız devam ediyor. 

Son zamanlarda müzisyenlerin dizi/film müzikleri hazırlamak gibi bir alana yöneldiğini görüyoruz. Sizin bu anlamda çalışmalarınız var mı?

Reklam müzikleri dışında herhangi bir dizi ya da film için özel bir üretimde bulunmadım. Ama bazı şarkılarım gençlik dizilerinde kullanıldı. Bu, gerçek dinleyiciye müziğinizi ulaştırabilmek adına hızlı ve yararlı bir mecra. Çünkü diziler günümüzde çok geniş kitlelere hitap ediyor. 

İlk albümde Şebnem Ferah, Göksel ve Teoman gibi isimlerin vokal desteğini almıştınız. Düetler albümleri zenginleştiren ve dinleyicilere de farklı lezzetler sunan çalışmalar olarak tüm dünyada ilgi görüyor. Türkiye’de aynı şarkıda buluşmak istediğiniz müzisyenler kimler?

Öyle bir listem yok aslında ama Türkiye'de sesini, tarzını beğendiğim birçok sanatçı ve müzisyen var. Müzik bir paylaşım her şeyden önce. Bu yüzden önyargılı davranmak yanlış bana kalırsa. Herhangi bir müzik dalında, işin içinde duygu varsa bütün sanatçılarla ve bütün müzisyenlerle çalışmak isterim.

Kısa vadeli planlarınız hakkında fikir sahibi olduk. Peki son olarak bir müzisyen olarak sizin uzun vadeli planınızı sorsak?

Uzun vadeli plan yapan birisi değilim. Sevdiğim işi yapıyorum, iyi ve kalıcı bir şarkı yazarı olmak için elimden geldiğince kendimi geliştirmek öncelikli hedefim.

Dinleyicilerinize ve Hayat Müzik okurlarına neler söylemek istersiniz?

Bana zaman ayırdıkları için teşekkür ederim:)